top of page

Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Suçu (TCK m.188/3)

  • Yazarın fotoğrafı: A&B LEGAL
    A&B LEGAL
  • 3 Ara 2023
  • 4 dakikada okunur

Uyuşturucu Ticareti Suçu Nedir


Türk Ceza Kanunu’nun 188. Maddesinin 3. Fıkrası uyarınca, “uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran” kişi on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Bu suç kapsamında uyuşturucu ve uyarıcı madde verilen yahut satılan kişinin çocuk olması, cezada artırımı gerektiren nitelikli hal olarak düzenlenmiştir.


Ayrıca, eroin, kokain, morfin, bazmorfin, sentetik kannabinoid ve türevleri gibi birtakım uyuşturucu maddelerin satışa konu edilmesi de yine cezada artırımı gerektiren nitelikli hal olarak belirlenmiştir.

Yine bu suçun, okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesislerde işlenmesi durumunda da verilecek ceza yarı oranında arttırılır.

Suçun üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi, yahut tabip, diş tabibi, eczacı gibi sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi durumları da yine cezada arttırımı gerektiren nitelikli haller arasında sayılmıştır.



Uyuşturucu Ticareti Suçunun Nitelikli Halleri


Türk Ceza Kanunu’nun 188. Maddesinde, cezada artırımı gerektiren birçok nitelikli hal sayılmıştır. Bu nitelikli halleri özetlemek gerekirse;

1. Uyuşturucu madde satılan kişinin çocuk olması

2. Satılan maddelerin belirli uyuşturucu madde veya türevlerinden oluşması

3. Suçun toplu bulunan bina ve tesislerde işlenmesi

4. Suçun üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi

5. Suçun sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişiler tarafından işlenmesi

Durumları, cezada artırımı gerektiren nitelikli haller olarak düzenlenmiştir.


Uyuşturucu Suçlarında Kişisel Kullanım Sınırı


Her ne kadar soruşturma aşamasında fiil “Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti” suçu yani, TCK m.188 düzenlemesi olarak nitelendirilmiş ise de, kovuşturma aşamasında suç vasfının değişerek “Kullanmak İçin Uyuşturucu Veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek Veya Bulundurmak Ya Da Uyuşturucu Veya Uyarıcı Madde Kullanmak” suçundan, yani TCK m.191 düzenlemesi kapsamında mahkemece daha düşük cezaya hükmedilmesi mümkündür.


Nitekim, her ne kadar kişinin üzerinden yahut kişiye ait araç, konut, işyeri gibi yerlerden çeşitli miktar ve türlerde uyuşturucu madde çıkmış olsa da, uyuşturucu ticareti suçundan hüküm kurulabilmesi için, kişinin 188. Maddede düzenlenen fiilleri işlediğinin her türlü şüpheden uzak şekilde hukuka uygun delillerle ispat edilebilmesi gerekir.



Yargıtay İçtihatlarında Satma ve Kullanma Ayrımı İçin Belirlenen Kriterler


Yargıtay içtihatları uyarınca, uyuşturucu madde yanında hassas terazi, alüminyum folyo, streçfilm gibi eşyaların bulunması; uyuşturucu maddenin zula halinde, kişinin kolaylıkla erişemeyeceği bir yerde bulundurulması; kişinin maddeyi satma, devir veya tedarik etme yönünde davranışlar sergilemesi; uyuşturucu maddenin satışa hazır paketler halinde bulundurulması gibi durumlar suç vasfının belirlenmesinde önemli kriterler olarak kabul edilmektedir.



Uyuşturucu Madde Suçlarında Hukuka Aykırı Deliller


Anayasa m.38/6, CMK m.217/2 ve m.206 uyarınca hukuka aykırı olarak elde edilmiş delillerin ceza yargılamasında kullanılması yasaktır. Dolayısıyla, hukuka aykırı şekilde gerçekleştirilen aramalar, sahte istihbari bilgiler, yasak ifade alma ve sorgu yöntemleri kullanılarak edinilen bilgiler ve bu bilgilerden yola çıkılarak elde edilen deliller ceza dosyası kapsamında kullanılamaz.


Örneğin, usulüne uygun şekilde alınmış bir arama kararı olmaksızın gerçekleştirilen arama işlemi neticesinde elde edilen uyuşturucu madde veya her türlü suç aleti, yahut önleme aramasının sınırlarının aşılarak kaba üst aramasını aşan üst araması, aracın gözle görülür yerleri haricinde bulunan maddeler, ceza yargılamasında kullanılamaz.

Yalnızca bu şekilde hukuka aykırı olarak elde edilen delillere dayanılarak verilen mahkûmiyet hükümlerinin de üst derece mahkemeleri tarafından bozulması gerekmektedir. Elde edilen delillerin hukuka uygun olup olmadığı hususu ise her dosya için ayrı ayrı ve özellikli olarak değerlendirilmelidir.



Uyuşturucu Madde Suçları Hakkında Emsal Kararlar


Yargıtay 20. C.D. 2016/355 E. 2019/4164 K.


"Dosya kapsamına göre ''bahçesinde hint keneviri ekili olduğu'' yönündeki ihbar üzerine, sanığın ikametinde yapılan aramada ele geçirilen kişisel kullanım sınırları içerisinde kalan net 450 gr esrarı sanığın savunmasının aksine başkasına satacağına veya vereceğine ilişkin kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sanığın eyleminin ''kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma'' suçunu oluşturduğu gözetilmeden sanığın atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları yerinde olduğundan CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA…"



Yargıtay 20. C.D. 2015/15919 E. 2016/231 K.


"Suç tarihinde sanığın annesi olan diğer sanık Hülya ile birlikte yaşadıkları evde 82 adet uyuşturucu nitelikli hap ele geçirildiği, sanığın ele geçen hapları kullanmak için bulundurduğuna dair savunmasının aksine başkasına temin ya da vereceğine dair her türlü şüpheden uzak yeterli delil bulunmadığı, dosya kapsamına göre; sanığın eyleminin TCK’nın 191. maddesinde düzenlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA…"



Yargıtay CGK 2012/10-294 E. 2012/253 K.


"Aracında yapılan arama sonucu ele geçen kenevir bitkisi dışında, sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığı yolunda başka bir kanıtın elde edilememesi, uygulamada kabul edilen günlük kullanım miktarı dikkate alındığında, ekspertiz raporunda belirtilen üçyüzkırk gramlık uyuşturucu madde miktarının yıllık kişisel kullanım sınırları içerisinde bulunması, sanığın söz konusu uyuşturucu maddeyi satmak için değil kullanmak amacıyla bulundurduğu yönündeki aksi kanıtlanamayan savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti suçunu işlediği kuşku boyutunda kalmaktadır."



Yargıtay CGK 2016/1014 E. 2018/664 K.


"Kolluk görevlilerince durdurulduğu sırada hakkında düzenlenmiş bir adli arama kararı ya da yazılı arama emri bulunmayan ve bu nedenle üzerinde arama yapılıp delil elde edilemeyecek olan sanığın, üzerindeki uyuşturucu maddeleri görevlilere teslim etmek suretiyle suçun konusu ve delilini hukuka uygun hale getirerek kendi suçunu ortaya çıkardığının, bu aşamaya kadar da kolluk görevlilerince gerçekleştirilen işlemlerin Cumhuriyet savcısına bildirildiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin de bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında TCK’nın 192. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir."

İzmir Avukat, İzmir arabulucu avukat, izmir sigorta avukatı, izmir kira avukatı, izmir tahliye avukatı, izmir kiracı avukatı, izmir ceza avukatı, izmir uyuşturucu avukat, izmir boşanma avukatı, izmir işe iade, işçilik alacakları, izmir işçi avukatı, icra avukatı, ceza avuakatı, miras avukatı, vasiyet, tahliye, kira sözleşmesi, kiralananın tahliyesi, çek, senet, haciz, izmir aile avukatı

bottom of page